Binlerce yıldır inşa edilen barajlar, selden korunmanın yanı sıra hidroelektrik santrallerle birlikte yenilenebilir enerji üretiminde de önemli rol oynamaktadır. Hidroelektrik enerjisi, fosil yakıt kaynaklarına kıyasla çok daha düşük seviyede CO₂ emisyonuna neden olur. Çin Halk Cumhuriyeti de giderek artan enerji ihtiyacını iklim dostu bir yöntemle karşılamak için hidroelektrik santrallerine yönelmektedir. Bu tesislerden biri de Jinsha Nehri’nin aşağı kesimlerinde bulunan ve Haziran 2020’de faaliyete geçen Wudongde (WDD) hidroelektrik santralidir.
Toplamda 10,2 milyon KWatt kurulu güce sahip olan Wudongde hidroelektrik santrali, Çin'in dördüncü, dünyanın ise yedinci en büyük hidroelektrik tesisi konumundadır. Birden fazla üniteden oluşan bu tesis, aynı zamanda tek ünite kapasitesi açısından dünyanın en büyük santralidir. Sadece tek bir ünitesiyle yaklaşık 1,8 milyon Çin hanesinin enerji ihtiyacını karşılayabildiği belirtilmektedir. Böylesine devasa bir yapının teknolojik anlamda özel gereksinimleri olduğu açıktır. JUMO, bu gereksinimleri uluslararası çapta tanınmış bir konvertör sistemi üreticisiyle birlikte başarıyla karşılamıştır.
Örneğin, jeneratör ve türbinlerdeki yağ hidroliklerinin sıcaklığı sürekli olarak izlenmeli ve kontrol edilmelidir. Bu, makine hasarları, türbin arızaları ve elektrik üretimi kesintilerini önlemek için kritik önem taşır. Kullanılan sıcaklık sensörlerinin büyük çaplı borularda kullanıma uygun olması, yüksek hızlı akışlara hızla tepki vermesi ve güçlü titreşimler altında bile istikrarlı ve güvenilir ölçüm yapabilmesi gerekir. Sensörlerin mükemmel sızdırmazlık özelliklerine sahip olması ve minimum bakım gerektirmesi de aynı derecede önemlidir.
Ayrıca jeneratör odalarındaki hava sıcaklığı ve nem oranının izlenmesi, gerektiğinde kontrol edilip düzeltilmesi gerekmektedir. Bu sayede korozyon, elektrik atlamaları ve elektrik tesisatlarında meydana gelebilecek hasarların önüne geçilmiş olur.
Yukarıdan Wudongde Barajı Görünümü
Baraj Duvarı İçindeki Büyük Çaplı Borular
Bu teknik gerekliliklerin uygulanmasından JUMO’nun Çin’deki şubesi sorumlu olmuştur. Projede, en zorlu çalışma koşullarında bile başarılı sonuç veren çok sayıda akıllı çözüm hayata geçirilmiştir.
Kanala monte edilen hata emniyetli nem transmiterleri ve nem-sıcaklık transmiterleri, türbin montaj noktalarındaki bağıl nem ve sıcaklık değerlerini ölçer. Nem ölçümü, kapasitif nem sensörleri ile yapılarak elde edilen değerler akım (4 - 20 mA) ya da gerilim sinyallerine (0 - 10 V DC) dönüştürülür. Sıcaklık ölçümünde ise DIN EN 60751 standardına uygun platin sıcaklık sensörleri kullanılarak sinyal dönüşümü gerçekleştirilir. Türbin soğutma suyunun sıcaklığı ise, basınç ya da vakum koşullarında dahi güvenilir sızdırmazlık sağlayan vidalı tip dirençli termometrelerle ölçülür.
Jeneratörler ve jeneratör odalarındaki hava soğutucularının giriş ve çıkış havası sıcaklıklarını kontrol etmek için SIL onaylı ve metrolojik kayıt özelliğine sahip daldırmalı RTD sıcaklık probları kullanılır. Bu sensörler farklı versiyonlarda sunulmakta olup ölçüm uçları kolayca değiştirilebilir yapıdadır.
Bu yöntemlerle, oluşabilecek herhangi bir arıza erkenden tespit edilerek gerekli önlemlerin alınması sağlanır. Bu önlemler arasında tesisin ilgili bölümlerinin devre dışı bırakılması ya da teknik personelin uyarılması gibi adımlar bulunur.
JUMO Vidalı Tip RTD Sıcaklık Probu
Form B kafa sağlam paslanmaz çelik vidalı çepli sıcaklık ölçüm noktaları
İklim değişikliği, yenilenebilir enerjiye geçişi her zamankinden daha önemli hale getirmiştir. Wudongde hidroelektrik santrali örneğinde görüldüğü gibi, JUMO esnek ve entegre ölçüm-otomasyon çözümleriyle enerji dönüşümüne önemli katkılarda bulunmakta ve küresel ölçekteki büyük projeleri, yerel şubeleri aracılığıyla başarıyla hayata geçirebilmektedir. Zorlu teknik gereksinimler dahi, JUMO Mühendislik ve deneyimli mühendis ekibi sayesinde mükemmel uygulamalara dönüştürülmektedir. Bu çözümler Çin'den Güney Amerika’ya kadar dünyanın birçok bölgesinde uygulanabilmektedir.
Wudongde hidroelektrik santrali örneği, Çin’in batısındaki enerji kaynaklarını, enerji sıkıntısı yaşayan doğu bölgelerine ulaştırarak büyük bir öneme sahip olan Çin enerji dönüşüm projesine (West-East Power Transmission Project) önemli bir katkı sağlamaktadır. Projenin her yıl yaklaşık 12,2 milyon ton kömür tasarrufu sağlayacağı ve karbon dioksit ile kükürt dioksit salınımlarını da önemli ölçüde azaltacağı öngörülmektedir.